üsküp'teydim..hava serindi, üstümde kahverengi trençkotumla şantiye dönüşü bezgin bekir rolünde natasa ve alex'le buluşmak için meydana gelmiştim.o zamanlarda bilmiyordum ki bu 1 nisan oralarda başka...
kostüm festivali gibi bir şey 1 nisan..herkes bir kostümle çıkıyor dışarı..meydan ve sokaklar kostümlü insanlarla kaynıyordu.baya güzel bir manzaraydı..sokakta oyuncak ayısı ve çizgili pijamalarıyla gezen adamlar, boxer'la, gecelikle çıkan insanlar, cadılar, vampirler...türkiye'yi sevmediğimi hissettiğim günlerden biriydi.
sonra bir bara gittik, canlı müzik vardı.maskeli bir kız şarkı söylüyordu.söylediği şarkıya aşık oldum.hani bir yerde bir şarkı duyarsınız, kim olduğunu, ne olduğunu o kadar bilmezsiniz ki, biterse hayatınız boyunca bir daha duyamayacağını düşündüğünüz için hiç bitmesin istersiniz..
neyse...o gece "tu"dan çok bahsetmiştik (bu blog'da ismi baya değişti ama artık "O" diyemem, başka bir "O"muz var)..O zamanlar ben gerizekalıydım, farkında değildim.neyse..alex'le planlar yapmıştık, "tu"yu üsküp'e gelmeye ikna edecektik ve onlar alex'le survival camp dedikleri 2 günlük doğa gezisine gideceklerdi falan..güzel bir geceydi işte..
stepping stone..
aylar sonra bir arkadaşımın facebook'ta paylaşması üzerine buldum işte o şarkıyı..
sözleri de bir ayrı güzeldir..
"You used call me up from time to time
And it would be so hard for me not to cross the line
The words of love lay on my lips just like a curse
And I knew oh yes I knew they'd only make it worse
And now you have the nerve to play along
Just like the mistro beats in your song
You get your kicks you get your kicks from playing me
And the less you give the more I want so foolishly
But I will never be your stepping stone
Take it all or leave me alone
I will never be your stepping stone
I'm standing upright on my own..."
geçen sene bugün..neşeli bir yerdeydim, yorgun ve neşeliydim..şimdi neşesiz bir yerdeyim, yorgun ve neşeliyim..ikisi aynanda zor oluyor biliyorum ama öyle..
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder