şimdi geçen hafta bugün var..hatta geçen hafta şu dakikalar..gerçek değildi sanki..şu an dışarı çıkmak için hazırlanmam gerekirken, pantalonumu giyemeden yatağımın üstüne yığılıp (oturmak değil evet, yığılmak)sadece 1 hafta öncesinde feribot limana yaklaşırken içime dolan o tarifsiz duyguyu hatırlamaya çalışıyorum..çünkü mutlu ediyor beni, 48 saat sonrasına rağmen..
sanırım bunları yazarken acilen blog'umu "bir genç kızın günlüğü" havasından kurtarmam gerektiğini düşündüm..zaten genç kız da değilim artık..böylesi daha da garip oluyor bu yüzden..
ama geçen sene bugün o yoktu..tarifsiz bir üzüntü vardı sadece hayatımda..şimdi tarifli bir üzüntü, ve her şeye rağmen bir mutluluk..
dışarı çıkmak istemiyorum..zaten fırtına var..ama çıkmak gerek..
"seni uzaktan sevmek aşkların en güzeli" diye sapıklıkta son noktayı koyarak ayrılıyorum.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder