31 Ekim 2011 Pazartesi

eeeöhhh

bir "benden bu kadar" daha...bazen insanlar sizi öyle bir noktaya getiriyorlar ki anlatmaya çalışmaktan vazgeçip "tamam" diyerek "delete" tuşuna basmak daha kolay oluyor.
deli miyim ben kendime ne zarar vereceğim?
son konumuz faşizmdi..belki bir gün faşist diye diye beni gerçekten faşist yaparlar.
iletişim problemim olduğunu söyleye söyleye beni iletişim kurmaktan vazgeçiren arkadaşlarım gibi..
şu dünyada yüzde yüz her konuda uzlaşabildiğim tek bir insanın olması, onun da eski sevgilim olması ne acı..bu kadar yalnız olan tek ben miyim acaba?değilsem problem yok, ama teksem çok üzücü...
hiç borcum olmasaydı bugün pılımı pırtımı toplayıp giderdim.bugün o noktaya geldim.ama gidemiyorum.ne hoş dimi..iletişim yoksunu kebe'nin faşist hapisanesi..
sabahtan beri rearviewmirror dinleyip suratımdaki büzüşmenin ağlamaya dönüşeceği anı bekliyorum, onu bile beceremiyorum.
nato sekreteri sağolsun önümüzdeki bir kaç günü daha pozitif heyecanla beklememi sağlayacak kadar malzeme verdi.sonra tatil..sonrası da kısmet.

Hiç yorum yok: